Geleceğin teknolojisi Biyoteknoloji GTÜ’de konuşuldu

GTÜ Biyoteknoloji Enstitüsü önderliğinde yapılan II. Biyoteknoloji Vizyon Zirvesi için bilim insanları, sanayiciler ve öğrenciler bir araya geldi. Önceki yıl geniş katılımla ilk kez yapılan zirvenin ikincisi yine GTÜ ev sahipliğinde gerçekleştirildi. 

Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) Biyoteknoloji Enstitüsü tarafından organize edilen II. Biyoteknoloji Vizyon Zirvesi 20 Kasım 2018 Salı günü GTÜ Elektronik Mühendisliği Bölümü amfisinde yapıldı. Biyoteknoloji alanına giren konular ve bunlarla ilgili dünya genelinde yapılan çalışmaların değerlendirildiği Biyoteknoloji Vizyon Zirvesi’nin ikincisinde, son dönemde giderek ön plana çıkan biyofabrikasyon ve biyoekonomi konseptlerine odaklanıldı. Tam gün süren program Biyofabrikasyon temalı sabah sempozyumu ile Biyoekonomi temalı öğleden sonra sempozyumundan oluştu. Biyoekonomi sempozyumu kapsamında, aynı zamanda, Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) tarafından finanse edilen ve Gebze Teknik Eğitim ve Araştırma Vakfı (GTEAV) tarafından yürütülecek olan Özgün Biyo-Ekonomi Kaynakları Mükemmeliyet Merkezi (ÖBEK) projesinin tanıtımı da gerçekleştirildi.

 Zirveye konuşmacı veya dinleyici olarak Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden ve sektörde yer alan önemli firmalardan pek çok bilim insanı ve yetkili katıldı. GTÜ Biyoteknoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Işıl Kurnaz, Biyoteknoloji Enstitüsü’nün sektörün ihtiyaçlarına uygun işgücü yetiştirme amacına yönelik gerçekleştirdiği faaliyetlerden kısaca bahsetti. Genç bir enstitü olmalarına rağmen biyomedikal cihazlarda yerli ve milli üretim hedefleri doğrultusunda çok sayıda proje başvurusu yaptıklarını aktardı. Prof. Dr. Kurnaz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Disiplinlerarası bir vizyon ile Sağlık, Bitki, Endüstri ve Sentetik ve Sistem Biyoteknolojisi olmak üzere toplam 4 opsiyonda tezli ve tezsiz yüksek lisans, doktora ve bütünleşik doktora programları ile eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerine devam etmekte olan Enstitümüz Türkiye’deki benzerlerinden farklı olarak Biyogirişimcilik ders modülüyle sektörün ihtiyacına cevap verebilecek işgücünü yetiştirmeye büyük önem vermektedir. Tezsiz yüksek lisans programı ile kalifiye işgücüne katkılar sunmayı hedeflediğimiz gibi, sertifika programları, sanayi doktora programı, uluslararası iş birlikleriyle uzun vadeli ve çıktı odaklı projeler geliştirmek en büyük hedeflerimizdendir. Amacımız gerek GTÜ mensubu olan gerekse diğer üniversitelerden akademisyenleri, öğrencilerimizi ve girişimci adaylarını hem start-up firmalarını kurmuş başarılı girişimcilerimizle hem de sektör temsilcileriyle bir araya getirebilmektir. Hedefimiz yurt dışındaki akademi-sanayi iş birliğini model alan sizlerle şekillendireceğimiz bir Enstitüye doğru hep beraber evrilmektir.”

Açılış konuşmasını yapan GTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nilay Coşgun, Biyoteknoloji Enstitüsü’nün alanında Ar-Ge ve yenilik ekosistemi kapasitesini geliştirerek ülkemizi teknoloji geliştirebilen, yenilikçi, katma değeri yüksek ve küresel rekabete uygun ürünler üretebilen çekim merkezi haline getirmeyi amaç edindiğini belirtti. Prof. Dr. Coşgun sözlerine şöyle devam etti: “Son dönemlerde açılan 1003 öncelikli alanlar çağrısındaki bazı başlıklar Biyoteknolojik İlaç Molekülleri ve Ürünleri, Doku Mühendisliği ile Tanı, Tedavi ve Destek Amaçlı Yenilikçi Tıbbi Cihazlar ve benzeri alanlarda yoğunlaşmış olup, Enstitümüz ayrıca Biyomedikal Cihazlara yönelik bir Strateji ve Bütçe Dairesi Başkanlığı projesi başvurusunun koordinasyonunu üstlenmiş ve bu platform aracılığı ile 3 adet 1003, 2 adet de 1512 Bireysel Genç Girişim Desteği projesi ortaya çıkmıştır.  GTÜ Biyoteknoloji Enstitüsü, yerli ve milli üretim konusunda araştırmalar yürütürken, öğrencilerini de bu doğrultuda başarılı girişimciler olma konusunda desteklemektedir.”

Prof. Dr. Coşgun son olarak Biyoteknoloji Enstitüsü’nün koordinasyonunu üstlendiği ÖBEK Projesi’nin önemine değinerek proje yürütücülüğünü yapan Gebze Teknik Eğitim ve Araştırma Vakfı’na ve Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün’e, proje ortağı ve iştirakçileri olan Boğaziçi, Koç ve Sabancı Üniversitesi’ne, sempozyumlara konuşmacı olarak katkı sağlayan tüm bilim insanlarına, firma temsilcilerine ve destek veren kuruluşlara teşekkür etti.

Hücreyi çoğaltarak doku, organ gibi biyolojik ürünler üretilmesini mümkün kılan ve dünyada hızla büyüyen bir sektör durumunda olan biyofabrikasyonun ele alındığı sempozyumda; “TÜBİTAK GMBE ve Biyofabrikasyon Sanayisinin Geleceği”, “Kemik Doku Biyofabrikasyonunda Son Yaklaşımlar”, “Türkiye’nin İlk Biyoyazıcı Markası”, “Kişiselleştirilmiş İlaçlarda Yeni Bir Dönem - Çip Üstü İnsan”, “Biyomürekkep Teknolojilerinin Geleceği” ve “Implant Teknolojisinin Geleceği” gibi başlıklarda konuşmalar yapıldı.

Öğleden sonraki Biyoekonomi Sempozyumu’nun açılışını Gebze Ticaret Odası Başkanı ve Gebze Eğitim ve Araştırma Vakfı Başkan Yardımcısı Nail Çiler gerçekleştirdi. GTÜ’nün bölgemize sunduğu katkıdan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Çiler, ÖBEK Projesi’nin önemine değinerek zirvenin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’ndan İzleme ve Değerlendirme Birimi Başkanı V. Devrim Şavlı ÖBEK Projesi’nin kısa bir tanıtımını yaparak MARKA olarak böyle bir projeyi desteklemekten mutluluk duyduklarını aktardı.

Biyoekonomi Sempozyumu’nda “Bilimde İnsana Yatırım ve İş Birliği Modelleri”, “Ekonomik Bakış Açısından Türkiye Bitki Örtüsü”, “Biyolojik Çeşitlilikten Katma Değerli Ürünlere Tıbbi ve Aromatik Bitkiler”, “Eşdeğer İlaç Ar-Ge’si ve Güncel Sorunlara Yeni Yaklaşımlar”, “Biyoekonomi Kaynağı olarak Mikroalgler”, “Biyoteknolojik Ürünlerin Gıdadaki Yeri”, “Sürdürülebilirlik ve Kozmetik Sektörü” ve “Döngüsel Biyoekonomi Modeli Nedir?” başlıklı konuşmalar alanlarında uzman davetliler tarafından yapıldı.

Dinleyiciler zirve boyunca sorularını uzmanlara yönelterek yanıt bulma imkânı elde ettiler. Etkinliğe katılan tüm dinleyicilere e-sertifika verileceği bildirildi.

Size daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerezlere yer veriyoruz. Çerezlerle ilgili detaylı bilgi için çerez politikamıza göz atabilirsiniz. Detaylı bilgi için tıklayınız. Kabul ediyorum